Sakarya’nın Hendek ilçesinde bulunan Oba Makarna Fabrikası’nda 15 Eylül’de yaşanan ve beş personelin hayatını kaybettiği patlamaya ait uzman raporu tamamlandı. Raporda, patlamanın elektrik pano kısmındaki kısa devre sonucu meydana geldiği ve havadaki tozun tutuşmasıyla kuvvetlendiği belirtildi.
Bilirkişi raporuna nazaran, fabrikada toz patlamasına karşı gerekli tedbirlerin alınmadığı, elektrik sistemindeki aksaklıkların göz arkası edildiği ve iş güvenliği uzmanının raporlarının dikkate alınmadığı tabir edildi. Rapor, fabrikada sık sık iş kazaları yaşanmasına karşın, yorgun ve halsiz çalışanlara sonraki gün tekrar çalıştırıldığına dikkat çekti.
Alınmayan tedbirler ve sonuçları
Evrensel’in haberine nazaran, Raporda, değirmen kısmının yer katında yaşanan patlama ve yangın, ağır toz birikimi nedeniyle tetiklendiği açıklandı. İş Güvenliği Kanunu’na nazaran gerekli tedbirlerin alınmaması, patron ve patron vekilinin yükümlülüklerini yerine getirmediği sonucuna varıldı. Elektrik panolarının açık bırakılması ve toz birikimi üzere faktörlerin de patlamaya katkıda bulunduğu tespit edildi.
Bilirkişi, fabrikada her iki günde bir iş kazası yaşandığını ve bu kazaların birçoklarının yorgunluk ve halsizlikten kaynaklandığını belirtti. İş güvenliği kültürünün oluşturulamadığı, iş kazalarının olağan kabul edildiği ve gerekli düzeltici faaliyetlerin yapılmadığı vurgulandı.
Yasal sorumluluklar ve ihmaller
İşveren ve patron vekili, 1. derecede sorumlu olarak değerlendirilirken, İş Güvenliği Uzmanı’nın da eksik ve yanılgılı uygulamaları nedeniyle 2. derecede sorumlu olduğu belirlendi. Ayrıyeten, fabrikada 12 yaşındaki bir çocuğun da yaralandığı ve bu durumun iş yerindeki kontrol eksikliğini gösterdiği tabir edildi.
Şirkete vergi kolaylığı eleştirisi
Oba Makarna’ya patlamadan sonra yapılan vergi kolaylığı da eleştirildi; şirketin 80 milyon liralık vergisinin ertelendiği bildirildi. Şirketin, patlama hasarlarını sigorta kapsamında gidermeye çalıştığı ve üretim faaliyetlerini Mısır ve Gaziantep’teki tesislerle sürdürdüğü belirtildi.
|
“Kibir yüzünden incinmediğin bir vakit dilimi oldu mu?” | Yekta Kopan ve ‘Belki Yaz Erken Gelir’
|
